1 Temmuz 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
  • Anasayfa
  • Türkiye
  • Gündem
  • Siyaset
  • Dünya
  • Ekonomi
  • İktibas
  • Tarih
  • Sivil-Toplum
  • Din-Yaşam
  • Diğer
    • Eğitim
    • Spor
    • Kültür & Sanat
    • Sağlık
    • Teknoloji
  • Köşe Yazıları
  • Anasayfa
  • Türkiye
  • Gündem
  • Siyaset
  • Dünya
  • Ekonomi
  • İktibas
  • Tarih
  • Sivil-Toplum
  • Din-Yaşam
  • Diğer
    • Eğitim
    • Spor
    • Kültür & Sanat
    • Sağlık
    • Teknoloji
  • Köşe Yazıları
Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle

NAKŞİBENDİLER

20 Haziran 2020
Din-Yaşam
0 0
0
Cami Külliye
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsapp'ta PaylaşE-Posta Gönder

Nakşibend, “nakş” ile “bend” kelimelerinden oluşmuş bir terkiptir. Bir isim değil sıfattır; ancak isim gibi meşhur olmuştur. Nakş, bir şeyi bir yere nakşetmek, nakış gibi işlemek, hiç çıkmayacak hâle getirmek, mühür gibi kazımaktır. Bend, Sıfat olarak, sıkıca bağlı, iyice bağlayan, kuvvetlice bağlanmış manalarına gelir. Kalbe Allah zikrini hiç çıkmayacak şekilde nakış gibi işledikleri ve ondan hiç kopmadıkları için, gizli zikir sahiplerine Nakşibendî denmiştir.

 BAHÂEDDİN  NAKŞİBEND

Hicri 718/Miladi 1318 yılında Buhara-Kasrıârifân’da doğan Bahâeddin Nakşibend, tasavvufî eğitiminde birçok şeyhten istifade etti. Henüz çocukken dedesinin mürşidi Baba Muhammed Semmâsî müridi Emîr Külâl’i onun tasavvufî anlamda eğitimini üstlenmesi için görevlendirdi. Uzun yıllar Emîr Külâl’in yanında bulundu ve ondan tarikat âdab ve erkânını talim etti. Bununla beraber Üveysî yolla kendisinden yaklaşık bir asır önce yaşamış olan Abdülhâlik-ı Gucdüvânî’nin ruhaniyetinden istifade etti. Ayrıca Yesevî tarikatı mensubu şeyhler ile birlikte oldu. Bunlar arasında Halil Ata ile birlikteliği on iki yıl sürdü. Müritlik devresinden sonra memleketine döndü ve irşat faaliyetlerine başladı. Buhara dışında Nesef, Harizm gibi Mâverâünnehr’in bazı bölgelerine giderek irşatta bulunup geniş bir mürit kitlesi edindi. İki defa hacca gitti ve Muhammed Pârsâ ile birlikte yaptığı hac yolcuğunun ikincisinde Herat’ta Zeynüddin el-Hâfî ile görüştü. Bu yolculukta hastalandı ve 791/1389 tarihinde doğduğu köyde vefat etti. Muhammed Pârsâ ve Alâeddin Attâr iki önemli halifesidir. Tasavvuf anlayışını izah eden kendisine ait herhangi bir eseri bulunmadığı için bu noktada ancak kendisi ve tarikatı hakkında telif edilen metinlerde nakledilen menkıbelerden ve sözlerden hareketle bazı kanaatlere ulaşmak mümkün olmaktadır. Nakşibendi tarîkatının isim babası olarak, büyük mutasavvıf evliya Şah-ı Nakşibend veya Bahaddin lakapları ile anılır. Nakşibendi tarikat gelenekleri İslam dünyasında çok yaygındır. 

Genel itibariyle tasavvuf anlayışında melâmet belirleyici bir kavram olmuştur. Tarikat uygulamaları açısından cehrî zikir, halvet, semâ’ ve raks gibi geleneksel sûfîliğe özgü pratikleri tercih etmemiş ve hafî zikri tarikatın vazgeçilmez bir uygulaması olarak kabul etmiştir. Ayrıca müritlerinin manevî eğitimlerinde halvetin mukabilinde sohbeti benimsemiştir. Melamet’in anlayışının Tasavvuf ıstılahındaki yaygın tarifi  “Yaptığı iyilikleri (gösterişten kaçınmak için) gizlemek, kendi kusurlarını ise (nefsiyle mücadele etmek için) açığa vurmak”tır.

Tarikat, ehli sünnet akidelerine sıkı sıkıya bağlı olduğu için Nakşibendiler kalben, gizli zikrederler. Nakşibendiye Tarikatı’nda topluca yapılan zikre hatm-ı hacegan denir. Müridlerin adedi on kişiden az ise, küçük hatme; çok ise, büyük hatme sesli, sessiz olarak icrâ edilir.

“Nakşibendî silsilesinin Bahâeddin’den önceki devirleri hakkında bilgi veren kaynaklara göre tarikat, Yûsuf el-Hemedânî zamanından Bahâeddin zamanına kadar, Hemedânî ve ardından gelenlerin taşıdığı “hâce” lakabına işaret olarak “tarîk-i hâcegân” diye anılmakta iken Bahâeddin’den itibaren “tarîk-i Nakşibendî” adıyla tanınmıştır (bk. Bağdâdî, s. 22).” “Nakşibendiyye tarikatının başlangıcı, tarikatın prensiplerini “kelimât-ı kudsiyye” olarak bilinen Farsça sekiz terimle (bk. HÂCEGÂN) özetleyen ve kendisinden hâcegân silsilesinin ilk halkası olarak bahsedilen Abdülhâliḳ-ı Gucdüvânî’ye kadar götürülebilir. Nitekim Bahâeddin’in Gucdüvânî’nin ruhaniyetine intisabı onun silsiledeki önemini ortaya koymaktadır.” kaynak1*

Nakşibendi Tarikâtı Hâlidiye kolu altın silsilesi

 

  1. İmâm’ul Embiyâ Seyyidina Muhammed
  2. Ebu Bekri’s-Sıddiyk
  3. Salmân-ı Fârisî
  4. Kâsım bin Muhammed
  5. Cafer-i Sadık
  6. Bayezid-î Bistamî
  7. Hâce Ebû’l Hasan Harakânî
  8. Ebu Ali Farmedi
  9. Yusuf Hemedani
  10. Abdu’l-Halık Gucdüvani
  11. Hace Arif Rivgiri
  12. Mahmud İncir Fagnevi
  13. Hâce Azîzan Ali Râmitenî
  14. Muhammed Baba Semasi
  15. Seyyid Emir Külal
  16. Muhammed Bahaüddin Nakşibend
  17. Hâce Alaaddin-i Attar
  18. Yakub Çerhi
  19. Hâce Ubeydullah Ahrar
  20. Hâce Muhammed Zahid
  21. Derviş Mehmed
  22. Muhammed Hacegi Emkengi
  23. Hâce Muhammed Bakibillah
  24. İmam-ı Rabbani Ahmed-i Faruk-i Serhendi
  25. Hâce Muhammed Masum
  26. Şeyh Seyfüddin Arif
  27. Muhammed Nurü’l-Bedvani
  28. Şemsüddin Habibullah İbn-i Mirza Can
  29. Hâce Abdullah Dehlevî, nâm-ı diğer Şâh Ğulam Ali Dehlevî
  30. Mevlânâ Hâlid Ziyauddin Bağdâdî (1779 – 1826 CE) /kaynak  2*

Nakşibendi Tarikatı Düsturları

Abdulhalik-ıl Güjdevani tarafından sistemleştirilen “On Bir” tarikât düstûru

1) Vukûf-ı Zamanî

Mürid her an kendini yoklamak ve zamanı iyi değerlendirmelidir. Müridin kendisi gibi zamanı çok da değerlidir.

2) Vukûf-ı Adedî

Zikir sayısına dikkat etmek ve uymaktır, Mürid dersin adedi ve gerçek manasını düşünmelidir.

3) Vukûf-ı Kalbî

Kalbin daima zikr-i ilâhî ile meşgul edilmesi ve kalbin kontrol edilebilmesi yolu ile, albi daima Hak istikametinde uyanık tutmak gerekir.

4) Hûş der-dem

Her alınan ve verilen nefeste, nefesi verenin ve alacak olanın  Rabbimiz olduğuna kalben tasdik ile beraber manen uyanık bulunmaktır. Nefes alıp verirken, Allah’tan gaflette olmamak gerekir.

5) Nâzar ber-kadem

Gözün ayak ucuna bakarak yürünmesi, Kalbi ve zihni fuzûli (boş) bakışlardan muhafaza etmek amaçlıdır.

6) Sefer der-vatan

Halktan ayrılıp Hakk’a doğru yürüyüştür,Hak yolcusu, devamlı seyir ve sefer halindedir. Hakka gitmek isteyen kimse, önce güvenilir bir rehber bulmalıdır. Bu yolun ilk durağı İlk seferi onu kendine değil Hak’ka kul olmaya götürecek  mürşide olmalıdır. Sonra onun terbiye ve nezaretinde kalbin manevi seyri gerçekleştirilmelidir. Mürşid elindeki seyru sülük ile kalp aynası temizlenir. İlahi sevgi ve feyiz ile kalp kuvvetlenir. Nefsin sıfatları değişir. Böylece insan gösterişten ihlasa, gafletten zikre, zulümden adalete, isyandan itaate adım atar. Buna gerçek hicret denir. Kısaca Yüce Allah’a gitmektir. Tasavvufun hedefi, bu hicreti gerçekleştirmektir.

7) Halvet der-encümen

Tasavvufta genellikle halk ile beraber olan bir kimsenin Hak’tan uzak kalacağına inanılır.   Müridin hali  halk içinde de olsa halvet hali olmalıdır.

8) Yâd kerd( Hak’ı anmak, Zikir yapmak)

Kalbin zikir ile zakir hale gelmesi, yani dil ve kalp zikrini birleştirmektir. Şeyhin verdiği zikri, kalb ve dil ile daima tekrarlamaktır. Bu yolunen önemli faaliyetlerinden biriside zikre devam etmektir, çünkü şeklen zikir yapa yapa zikir insanın kalbine yerleşir. Şeklen ve  takliden yapılan zikir ile  hakikisine kavuşulacaktır, zikre devam edilince  öze ulaşılacaktır.

9) Bâz geşt

Zikrullah esnasında kendiliğinden hatıra gelen iyi ve kötü her fikri kovmak demektir. Bu prensibin bir başka manası da, zâkirin zikir esnasında Allah Teala hazretlerini layıkıyla zikretmekten aciz olduğunu ve kusurlarını Allah’a arz etmesidir.

10) Nigâh-daşt

Muhafaza etmek demektir.

Tecelligâh-ı ilâhî olan kalp evine Hakk’tan gayrı şeylerin girmesini önlemektir,

Kalbi nefsani ve şeytani vesveselerden, zararlı düşüncelerden korumaktır. Unutulmamalıdır ki yarım saat dahi olsa kişinin hayal gücünü kendisinden tamamen uzaklaştırması çok zordur. Bunu gerçekleştirmek hakikat ehlince büyük bir başarı ve ender görülen bir durum olarak kabul edilir. Buna muvaffak olan kimse tasavvufun semeresini almış demektir. Bu mâna, bazı kemal sahibi Allah dostlarında bile ara sıra vâki olur.

11) Yâd-daşt

Allah’ı anmak, hiç unutmamak, devamlı zikretmektir. Bütün eşyada ilâhî tecellileri müşahede ile kalbini uyanık tutmalıdır

Gavs-ı Sâni Hz.leri (k.s) buyurdular ki: “Yüce Allah’ı zikre devam ediniz. Allah zikrini kalbinizin içine yerleştiriniz. Zikir kalbe yerleşince, siz istemeseniz de kalp Yüce Allah’ı zikreder. Midenizi düşünün; o, siz istemeseniz de kendi işini görür. Siz uyurken bile işine devam eder. İçine zikir yerleşen kalp de böyledir.”

Hatme: Hz.Muhammed (s.a.v.)’e salavat getirilerek, cemaat ile toplu halde yapılan bir halka zikridir. Kur’an ve sünnette övülen ve teşvik edilen zikir çeşitlerinden birisidir.

Vird: Dil damağa yapıştırılarak belirli (ders olarak verilen) sayıda dil damaktan ayrılmadan kalben Allah denilerek nefsin durulmasını (terbiyesini) amaçlayan günlük ibadet.

Sohbet, ilk dönem Nakşibendîliğinde seyrüsülûkün en önemli unsurlarından biridir. Nakşibendiyye’ye intisap eden müride intisap sırasında şeyh ya da onun yetki verdiği kişi her gün icra edeceği zikirleri öğretir.

Nakşibendiyye seyrüsülûkünde önemli unsurlardan biri de râbıtadır.

Râbıtanın gayesi kalbi dünyevî düşüncelerden temizlemek, mürşidin gıyabında onunla mânevî beraberlik tesis etmek ve bağlılığını tazelemektir.

ALLAH İÇİN YAPILAN HER ŞEY İBADETTİR.

Hak’ka  yönelmek ile başlayan,  İlahi Rızaya nail olma gayeli yolculuğu içinde olanlara ne mutlu. Nakşibendi Tarikatının silsilesinin halkasında olmak, yolda olmak, Hak yolunun yolcusu olana  ne mutlu. Adil bir yargılamanın ilk duruşması olan ölüm emri gelinceye kadar her hareketini Allah için yapa bilmeyi, mübarek halkanın içinde kalabilmeyi büyüklerinin himmeti ile  Rabbim bizlere ve gönlü Rabbe sevdalılara nasip etsin İnşALLAH.

KAYNAK 1*- diyanet yayınları/ 2*- Vikipedia

Mustafa Hakkı SEZGİN/ Türkiye Postası Gazetesi /Genel Yayın Yönetmeni 

 

Bu yazının bağlantısını kopyala:
Etiketler: Abdülhalik GücdivaniAhmed YeseviBâz geştGavs-ı SâniHalvet der-encümenHatm-ı haceganHatmeMâverâünnehrMüridMürşidNakşibendiyyeRâbıtaSeyrü sülûkÜveysiVirdVukûf-ı ZamanîYusuf el-Hamadani
Önceki Haber

MİLLİ SİLAH VE UÇAK ÜRETİMİMİZİN ÖNCÜLERİ

Sonraki Haber

Mavi Vatan, kıta sahanlığı ve MEB nedir ?

Sonraki Haber

Mavi Vatan, kıta sahanlığı ve MEB nedir ?

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Etiketler

15 Temmuz AB ABD AK Parti Almanya Ankara Avrupa BM CHP Covid-19 Feto Filistin Fransa Göbeklitepe Harran Hristiyan Korona Kudüs LGBT Medine MEFKURE Mekke MHP Müslüman Mısır NATO Osmanlı Pandemi PKK Rusya Suriye TBMM Türk Türkiye URSİAD Yahudi Çin Üsküdar İngiltere İran İslam İsrail İstanbul İstanbul Sözleşmesi Şanlıurfa

Copyright © 2022 Türkiye Postası Gazetesi
www.turkiyepostasi.com internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, video ve fotoğraflar kaynak gösterilerek iktibas edillir.

Toplam Ziyaretçi Sayısı
2958001

Etiket Bulutu

15 Temmuz AB ABD AK Parti Almanya Ankara Avrupa BM CHP Covid-19 Feto Filistin Fransa Göbeklitepe Harran Hristiyan Korona Kudüs LGBT Medine MEFKURE Mekke MHP Müslüman Mısır NATO Osmanlı Pandemi PKK Rusya Suriye TBMM Türk Türkiye URSİAD Yahudi Çin Üsküdar İngiltere İran İslam İsrail İstanbul İstanbul Sözleşmesi Şanlıurfa

Köşe Yazıları

2 Yıl Ana Okulu +4Yıl İlk +4Yıl Orta +4Yıl Lise +4 Yıl Üniversite +2 Yıl Yüksek Lisans…=İşsizlik, ailesizlik ve çocuksuzluk

28 Haziran 2025

Yahudi zihniyeti ve davranışı

10 Haziran 2025

TÜRKİYE YÜZYILI: KIZILELMA; MEFKÜRE;AKİL ADAMLAR

18 Mayıs 2025
  • Künye
  • Reklam Politikası
  • Gizlilik ve Koşullar

Köşe Yazıları I Türkiye I Gündem I Siyaset I Dünya I Ekonomi I İktibas I Tarih I Sivil-Toplum I Din &Yaşam I Eğitim I Spor I Kültür & Sanat I Sağlık I Teknoloji

Sonuç Yok
Tüm Sonucu Görüntüle
  • Anasayfa
  • Türkiye
  • Gündem
  • Siyaset
  • Dünya
  • Ekonomi
  • İktibas
  • Tarih
  • Sivil-Toplum
  • Din-Yaşam
  • Diğer
    • Eğitim
    • Spor
    • Kültür & Sanat
    • Sağlık
    • Teknoloji
  • Köşe Yazıları

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password? Sign Up

Create New Account!

Fill the forms bellow to register

All fields are required. Log In

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist